Son dönemin en dikkat çeken kişisel gelişim kavramlarından biri oldu #Resilience … Aslında yeni değil, 16. yüzyılda Montaigne tarafından değinildiği biliniyor. Uzun zamandır da sosyal bilimlerin pek çok alanında önemsenen önemli bir kavram. Kariyer yönetimi, klinik psikoloji, halk sağlığı, aile psikolojisi, sosyoloji gibi birçok alanda araştırılıyor. #Psikolojikdayanıklılık olarak tercüme edebileceğimiz bu tanımın neden bazılarımızda yüksek, bazılarımızda ise düşük olduğunu araştıran bilim adamları var. Strese neden olan şeylerle, sıkıntılı durumlarla, değişimle ya da fırsatla başa çıkma sürecini neden herkes aynı oranda verimli / sağlıklı şekilde sürdüremez ki?

Konumuz bu sorunsal değil elbette. Ancak bu fikirle yola çıktığını düşündüğüm bir sanatçının, Berlinli Anke Eilergerhard’ın ‘Resilience’ isimli kişisel sergisi. Geçtiğimiz hafta Anna Laudel Galeri’de açıldı. Galerinin üç katında, sanatçının “pigmented polyorganosiloxan” isimli özel bir silikon malzeme ve porselen kullanarak ürettiği hipnotize edici #heykel serisi yer alıyor.

Bakınca gerçekten hiptonize olmamak mümkün değil, bu -muhtemelen narin porselen çay fincanları ve formu yüzünden- her an kırılacak, dökülecekmiş gibi duran, ama sapa sağlam karşımızda dikilen heykellere bakınca…

27 Aralık’a kadar yolunuzu Karaköy’e düşürüp, mümkünse kulağınızda sevdiğiniz bir melodinin tınısı ile, Eilergerhard’ın ilk defa Türkiye’de sergilediği yeni ve son dönem üretimleri olan, heykel, duvar rölyefi ve serigrafi dahil olmak üzere farklı türlerde 30’un üzerinde eseri görmenizi öneririm. Sonra #demedidemeyin

#sanatiletişimi #demedidemeyincom #AnkeEilergerhard #AnnaLaudelGaleri #sanat #art #exhibition#sergi#istanbuldasanat#artinistanbul